Ayşenur Ezgi Eygi
Gideceğim baba orada olup bitenleri insanların duyması lazım.
Ölmem bir işe yarayacaksa razıyım baba'
Համառոտ
Ծննդյան տարեթիվ.
1998
Ծննդյան երկիր.
Türkiye
Մահվան տարի.
2024
Մահվան վայրը.
Filistin
Դրա կարևորությունը խղճի համար
Ayşenur Ezgi Eygi, sadece 26 yaşında olmasına rağmen, yaşamı boyunca vicdan, adalet ve insan hakları adına cesurca mücadele eden bir aktivist olarak tanındı. 27 Temmuz 1998’de Antalya’da doğan Eygi, henüz çocuk yaşta ailesiyle birlikte ABD’ye taşındı. Eğitimini ve gençliğini ABD’de geçiren Eygi, burada sadece akademik başarılarıyla değil, aynı zamanda derin bir adalet duygusuyla da öne çıktı. Üniversitede psikoloji okuyan ve Orta Doğu dilleri ve kültürleri üzerine yan dal yapan Eygi, toplumun maruz kaldığı adaletsizliklere kayıtsız kalmayarak, aktif bir siyasi eylemci haline geldi.
Eygi'nin aktivist kimliği, ABD'deki çeşitli sosyal ve siyasi hareketlere olan katılımıyla güçlendi. 2016 yılında ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde, Sioux yerlilerinin topraklarını koruma mücadelesinde yer aldı ve Donald Trump’ın başkan seçilmesine karşı düzenlenen protestolarda aktif bir rol üstlendi. Bu süreçte, sosyalist çizgideki siyasi gruplarda yer alarak toplumsal değişim için çaba gösterdi. Ancak, Eygi'nin kalbi ve vicdanı en çok Filistin'deki mazlum halkın acılarına yakındı.
Ayşenur Ezgi Eygi, Filistin davasına olan duyarlılığı ve bu konuda yaptığı çalışmalarla tanındı. Üniversitedeki mezuniyet törenine boynuna taktığı kefiyeyle katılması, onun Filistin’e ve orada yaşanan haksızlıklara olan bağlılığını sembolize ediyordu. Mezuniyetin ardından, Filistin’de yaşananlara daha yakından tanıklık etmek ve oradaki insanlara destek olmak için Batı Şeria’ya gitmeye karar verdi. Ancak, bu cesur karar onun yaşamına mal oldu; 6 Eylül 2024'te işgal altındaki Batı Şeria’da düzenlenen bir protestoda, İsrail askerleri tarafından vurularak hayatını kaybetti.
Ayşenur Ezgi Eygi’nin vicdan açısından önemi, onun adalet arayışında gösterdiği cesarette ve insanlığın evrensel değerlerine olan sarsılmaz inancında yatmaktadır. Eygi, sadece Filistin halkı için değil, tüm dünyada adaletsizliğe maruz kalan insanlar için bir umut ve ilham kaynağı oldu. Onun mücadelesi, vicdan sahibi bireylerin sessiz kalmaması gerektiğini, haksızlık karşısında durmanın ne denli önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Eygi’nin hayatı, vicdanın sadece bir içsel duygu olmadığını, aynı zamanda eyleme geçmeyi gerektiren güçlü bir ahlaki pusula olduğunu göstermektedir.
Ayşenur Ezgi Eygi, ardında bıraktığı mirasla, vicdanın ve adaletin sesi olmaya devam edecek. Onun hikayesi, bizlere insanlık onurunu korumanın ve vicdanın sesine kulak vermenin ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.