Prof. Dr. Osman Can Vicdan Vakfı İnsan Hakları Akademisi’nde "Özgürlükçü Bir Anayasa Mümkün mü? Türkiye'de Hukukun Üstünlüğü" Üzerine Ders Verdi
Vicdan Vakfı Online İnsan Hakları Okulu tarafından düzenlenen derste, Prof. Dr. Osman Can Türkiye’nin anayasal yapısı ve insan hakları arasındaki karmaşık ilişki üzerine kapsamlı bir tartışma gerçekleştirildi. Seminerde, mevcut anayasanın toplumsal ve siyasi dinamiklerle nasıl etkileşime girdiği ve bu etkileşimin insan hakları üzerindeki yansımaları ele alındı.
Anayasa ve Siyasetin Bağımlılığı
Prof. Dr. Osman Can, anayasanın siyasetten bağımsız olmadığını vurgulayarak, anayasanın etkinliğinin siyasi yaşamdaki gelişmelere bağlı olarak değiştiğini belirtti. "Anayasa, toplumun yaşadığı sıkıntılarla birlikte önem kazanıyor ve bu sıkıntılar azaldıkça anayasanın etkinliği de düşüyor. Ancak anayasanın hukuk üzerindeki etkisi kalıcı olmalı," dedi.
Tarihsel Perspektif: Osmanlı’dan Günümüze
Dr. Can, Türkiye’nin anayasa tartışmalarının köklerini Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş dönemine dayandırdı. 1876, 1908, 1921, 1923 ve 1924 anayasaları üzerinden yapılan analizde, her anayasa değişikliğinin devletin mevcut krizlerine bir yanıt olarak şekillendiği ifade edildi. "Osmanlı döneminde yapılan anayasa değişiklikleri, devletin çöküş sürecinden kurtulma çabalarıyla yakından ilişkiliydi. Benzer şekilde, günümüzde de anayasa tartışmaları, toplumsal ve siyasi krizlerle paralel ilerliyor," diye ekledi.
Yerel Yönetimler ve Özerklik Tartışmaları
Seminerde, yerel yönetimlerin özerkliği konusu da detaylı bir şekilde ele alındı. Yerel yönetimlerin denge ve denetim mekanizması olarak önemine dikkat çeken Dr. Can, mevcut anayasanın yerel özerklikleri yeterince desteklemediğini ve bu durumun toplumsal güven duygusunu zedelediğini belirtti.
Psikolojik Yansımalar ve Toplumsal Travmalar
Anayasa hukuku ile toplumun psikolojik yapısı arasındaki bağlantı da seminerin önemli konularından biri oldu. Dr. Can, anayasa tartışmalarının arkasında yatan toplumsal travmaların farkında olunmadığını ve bu durumun anayasanın etkinliğini olumsuz etkilediğini ifade etti. "Toplumda derinleşmiş travmalar yüzünden anayasa tartışmaları yüzeysel kalıyor ve gerçek çözümler üretilmiyor," dedi.
Çözüm Önerileri ve Gelecek Perspektifi
Dersin sonunda, anayasanın etkinliğini artırmak ve insan haklarını daha iyi korumak adına çeşitli çözüm önerileri sunuldu. Yerel özerkliklerin artırılması, toplumsal travmaların iyileştirilmesi ve anayasanın toplumun gerçek ihtiyaçlarına daha uygun hale getirilmesi gerektiği vurgulandı. "Anayasanın sadece hukuki bir belge olmanın ötesine geçerek, toplumsal ve psikolojik ihtiyaçlara yanıt verecek şekilde revize edilmesi gerekiyor," şeklinde konuşan Dr. Can, katılımcılara önemli mesajlar verdi.
Vicdan Vakfı’nın Rolü
Vicdan Vakfı Online İnsan Hakları Okulu, 18- 35 yaş arasında insan hakları ve anayasa hukuku konularında farkındalık yaratmayı ve toplumsal diyalogları teşvik etmeyi amaçlayan etkinlikler düzenlemeye devam ediyor. Bu dersler, Türkiye’nin anayasal süreçlerini ve insan hakları üzerindeki etkilerini daha iyi anlamak isteyen katılımcılar için değerli bir platform sundu.
Comments